Hikâye Ormanı kitabının arka planında hassas bir dille aile içindeki şiddeti anlatıyor. Bitpazarında görüp mavi gözlerine hayran olduğu tilki postunu yalvara yakara annesine aldıran Agata farkında olmadan kendisine şahane bir arkadaş bulmuş olur. Aslında Tilki de küçük kızın annesi gibi şiddetten payını almış avcılar yüzünden canından olmuştur. Annesinin gözyaşlarını dindiremeyen onun derdine derman olamayan Agata Tilki yoldaşının içini doldurtarak ayaklarının altına tekerlek taktırarak onun ayaklarının üzerinde durmasını sağlar. Bu arada Tilki'nin anlattığı hikâyelerle kendisi için de sığınacak güzel bir dünya yaratmış olur. Tilki'nin "Sana bir orman hikâyesi anlatsam!" teklifi küçük kızın önünde yeni bir dünyanın kapısını açar. Tilki bir sürü hikâye bilmektedir çünkü eskiden yaşadığı yer Hikâye Ormanı'dır. Orada dallardaki örümcek ağlarından bitkilerin köklerine çiçeklerin ve ağaçların yaprakları üstünden su çukurlarına kadar her yer hikâyelerle doludur. Ormanda kimse hikâye yazmayı bilmez sadece anlatmayı bilir.