Şark dünyasının önemli kültür hazinelerinden olan Binbir Gece Masalları şöhreti bütün dünyaya yayılan bir masal külliyatıdır. Yüzlerce hikâyenin çerçeve hikâyeye bağlı olarak bir araya getirildiği bu külliyat içindeki bazı anlatmalar yazılı ve sözlü edebiyatta müstakil olarak yazılmış/söylenmişlerdir. Bu anlatmalardan en meşhuru Şahmaran hikâyesidir. Hikâye Camasbnâme adı ile 1429 yılında Abdi adlı bir Türk mütercim tarafından dilimize tercüme edilmiştir. Danyal hakîmin (bazı kaynaklarda peygamber) oğlu Camasb'ın başından geçenleri ve Şahmaran'ın yanında geçirdiği günleri anlatan eser iç içe girmiş birkaç hikâyeden meydana gelmektedir. Bunlardan biri Cihan Şah hikâyesidir.
Cihan Şah hikâyesi Camasbnâme'den veya doğrudan Binbir Gece Masalları'ndan çıkarılarak müstakil hâlde işlenmiştir. Hikâyenin Türkiye Kıbrıs ve Bulgaristan'da masal formunda anlatılan varyantları çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ve bilimsel incelemelere tabi tutulmuştur.
Bu çalışmada ortaya çıkarılan metin Cihan Şah hikâyesinin halk hikâyesi formunda manzum-mensur karışık yapıda düzenlenmiş bir örneğidir. Metin bu yapısıyla masal formundaki örneklere göre daha hacimlidir; ancak her ne kadar halk hikâyesi formunda tertip edilmişse de muhtevasındaki masal unsurları aynen muhafaza edilmiştir.