Vaktiyle çok ihtiyar bir padişah ve bu padişahın da gözbebeği gibi sevdiği bir oğlu varmış. Bu şehzade sönmek üzere olan bir sülalenin biricik varisi imiş... İhtiyar padişahın bütün emeli ve ihtirası bu genç şehzadeyi ak soylu zengin ve güzel bir padişah kızıyla evlendirmekmiş. Öyle ki ihtiyar padişah her gece yatağına girdiği vakit hep bunu düşünüyor rüyasında oğlunu evlenmiş ve kendisini de torun sahibi olmuş gibi görüyordu.
Fakat ne yazık ki şehzate vahşi bir tay gibi babasının her türlü izdivaç fikrinden ürküyor ve ihtiyar padişahı ümitsizlendiriyordu.