Kirli bir sokağın 14 numarasında her gün bedenlerini satmak zorunda olan kadınların gazete kağıdı içinde saklanan bir subay üniformasıyla hayata tutunma çabaları...
Kavgalar küfürler ve şiddetle dolu bir hayatı odasının her yanını ve ceplerini kuru gül yapraklarıyla doldurarak güzelleştirme uğraşları...
Yaralarını odasının duvarlarını çocuk resimleriyle kaplayarak sarmaya çalışanlar... Bütün sevgisini bur kuşta yoğunlaştıran kendisine yapılan her şeye sessizce katlanan ama kuşunu öldürene başkaldıranlar... Bir gün genelev sokağının düşkün dilencisi "Hortlak" gibi olma korkunuu dişiyle tırmağıyla yarattğı umutla bastıranlar. İrfan Yalçın Genelevde Yas'ta o "lavanta markası gibi" isimli kadınların iç dünyasına bir yolculuğa çıkarıyor bizi.