Taşınmaz mal zilyetliği ile ilgili ihtilafların asli çözüm yeri, adli yargı mercileridir. Ancak adli yargının işleyişindeki yasalardan ve uygulamadan kaynaklanan gecikmeler zilyetlik ihtilafından kaynaklanan sorunların daha da derinleşerek güvenlik ve asayişini etkilemesi, hatta telafisi güç veya imkansız sonuçlara neden olması muhtemeldir. Hatta uygulamada bu ihtilafların zaman zaman daha büyük sorunlara neden olduğu, güvenlik ve asayişi bozucu nitelik kazandığı görülmüştür. Kamu düzeninin sağlanması ve bozulan kamu düzeninin yeniden tesisi ise idarenin asli görevlerindendir. İşte bu ihtiyacı gidermek için ülkemizde Osmanlı döneminden bu yana taşınmaz mal zilyetliğini yapılan tecavüz ve müdahalelerinin önlenmeside özel yasal düzenlemeler yapılmıştır.