Masallar yaşadığımız dünyayı zenginleştiriyordu. Tang Vadisi'ni çevreleyen dağların ötesine fiziksel olarak geçemesek de zihinlerimizdeki dünyalar herşeyin ötesine geçebiliyordu. Masallardaki kahramanlar gibi dağları aşıyor herşeyin mümkün olduğu vadilere ulaşıyorduk. Ruhlar hayaletler ve sinpo'ların insanlarla güç ve zeka yarıştırdığı vadilere... Normalde insanların adım atamadığı evrenlerde de yaşam buluyorduk tanrıların ruhların dünyalarına giriyorduk. Efsaneler ve büyü artık bizim gerçekliğimizden ayrılamaz bir hale gelmişti.
Hindistan Çin ve Nepal arasında küçük bir ülke olan Bhutan kapılarını yabancı turistlere ancak 1974'te açtı. Bu Budist krallığın zengin kültürü sözlü bir gelenek olarak gelişen masallarında çok iyi görülebiliyor. Bhutan'ın kültürel birikimini koruma çabası başka ülkelere örnek olacak boyutta.
Bu büyülü diyarın dilden dile yayılan masallarını okurken Himalayalar'ın yüksek vadilerine kurulmuş köylerde benzersiz bir doal güzellik içinde yaşayan insanların renkli ve fantastik dünyalarıyla tanışacaksınız.