Gelibolu Günlüğü
Gelibolu Günlüğü
Rus Gözüyle Gelibolu Zorunlu Bir Gurbetin Öyküsü
1917 Ekim devriminden sonra çıkan iç savaş sonucunda Rusya'da Bolşevikler zafere ulaşır ve mağlup olan General P.N. Vrangel'in komutanlığında Beyaz Ordu 1920 Kasım'ının başında son kalesi olan Kırım'ı da kaybederek 130 gemi ile istanbul'a ulaşır. Gemilerdeki toplam mülteci sayısı yaklaşık 150.000 kadardı. 15 gün boyunca süren tartışmalardan sonra Fransız işgal güçleri komutanlığı beklemekten yorgun düşen insanlara karaya çıkma izni verdi ve daha sonra onları üç askeri kampta yerleştirmeye karar verdi. Don Kazak birliklerinin yerleşeceği birincisi istanbul yakınlarındaki Çatalca'da kurulmalı idi; Gelibolu yakınlarında kurulması planlanan ikincisinde Rus ordusunun tüm düzenli birliklerini içine alan 1.Kolordu yerleşecekti ve üçüncüsü Ege Denizi'nin kuzeyinde Lemnos adasında Kuban ve Tersk Kazakları için kurulmalı idi. Fransızlar kampta kalanlara gıda desteği verilmesine ve yerleşme için gerekli malzemenin temin edilmesine razı oldular. Bunun karşılığında tüm ticari gemilerle yükleri Fransa'ya teslim edildi.
"Gelibolu'nun çevresi kendine özgü çekiciliğini yitirmiş; otlar kış mevsimindeki gibi sarı; buğday neredeyse her yerde toplanmış; çiçekler solmuş. Parıldayan haşhaşlar kıpkırmızı. Küçük Asya'da bağlar yeşermiş. Bazı akşamlarda bahçelerde insanı şarhoş eden yasemin kokusu duyuluyor. Koyu kırmızı çiçekli nar ağaçları görülüyor. S.M.Sevlyakov'un evinin önünde akasyaya benzer bilinmeyen bir ağacın üstü; acaip küçük kuyruklu çiçeklerle kaplanmış. Gelibolu bahçelerinde Rus insanına (hatta Güney Rusya'da yaşayanlara) tanıdık ağaç az. Burada daha çok nar insan eline benzer koyu renkli ve geniş yapraklı incir badem ayva bazı yerlerde defne manolya zakkum ve mersin var. Evlerin yanındaki Türk mezarları (Ben şimdi kuşkulanıyorum mezar mı bunlar?) hala bunlardan çok hoşlanıyorum; özellikle Kutepov'un evinin yanındaki küçük mezardan."
"Gelibolu topraklarında son dakikalarımızı geçiriyoruz. Aleksiyevcilerin binişi bitmek üzere sırada biz varız. Çocuklar "üzüm üzüm" diye bağırıyor; Gallipoli'ye geldiğimizde "incir incir" diye bağırıyorlardı. Fransızlar o zamanlar çoğunlukla kaba ve kibirliydiler şimdiyse hattın üzerinde alışıldık Senegal devriyesi de yok. Yalnızca yüklemelerin değişmez üyesi şişman Teğmen Buse hat üzerinde sırayla giden subay ve erleri sayıyor."
ÜRÜN ÖZELLİKLERİ
  • Basım Yılı:
  • Sayfa Sayısı:192
  • Kağıt Türü:Kitap Kağıdı
  • Ebat:13,5 x 21
  • Dil:Türkçe
  • Cilt Durumu:Karton Kapak
  • ISBN-13:9789759044558
KATKIDA BULUNANLAR
ÜRÜN KATEGORİLERİ
YORUM YAPIN
Yorum Başlığı:
Yorumunuz*:
Bu ürünle ilgili bize iletmek istediğiniz her hangi bir hata mevcut ise aşağıdaki formdan gönderebilirsiniz.
Bildirdiğiniz hata tarafımızdan düzeltilince e-posta ile bilgilendirileceksiniz.
Hata Detayı:
SATIŞ FİYATI : 14,00 TL
ÜRÜN TÜKENDİ
Alış-verişlerinizde kredi kartı haricinde banka havalesi, posta çeki havalesi ya da kapıda ödeme seçenekleriyle ödeme yapabilirsiniz.
Ayrıntılı bilgi için Yardım sayfasına bakabilirsiniz.
Taksit anlaşmamız bulunan kredi kartları
Hesabım  |   Favori Listem  |   Sipariş Takibi  |   Yardım  |   Bize Ulaşın  |        
Alemdar Mahallesi, Biçkiyurdu Sokak, No: 1/2 / Fatih / İstanbul / Türkiye   Telefon : 0 (212) 522 31 52   Faks : 0 (212) 522 31 54  
E-Posta : destek@kitapstore.com
© 2024 KitapStore.com Tüm Hakları Saklıdır