Mücadele süreci içinde her ne kadar belli bir strateji ve taktik içinde yürümüş olsa da, ideolojik kimliğiyle görünmeye başladığı andan itibaren rejime hâkim güçler ve zıt çevreler tarafından "bertaraf edilmesi gereken bir adam" olarak telakki edilmiş olan Necip Fazıl'ın "siyasî biyografisi", yakın geçmişimizin belli "kıymet hükümleri" zaviyesinden tahlili yanında, bir fikir adamının, düşünceleri sebebiyle yaşamak zorunda bırakıldığı ıstıraplı günlerin hikâyesini de içermektedir.