Modern zamanların değişim sürecine çeşitli nedenlerle bazı toplumlar rötarlı bir şekilde katıldı. Bu toplumlar değişim için başka bir modele bakışlarını çevirirken dramatik birçok sorunla karşı karşıya kalmışlardır.
Baas'ın fikir babası Mişel Eflak 1940'lı yılların başında mutsuz bir bilinç eşliğinde Arap dünyasına baktığında bu ulusun bir "Diriliş"e ihtiyacı olduğuna kanaat getiriyordu. Eflak'a göre "Diriliş" bir toplumsal rönesans ve Arap birliğinin kurulması sonucu sağlanabilirdi. Bunu sağlayacak bir araç olarak gerekli olan ideoloji ise Arap ulusunun kendi koşullarından hareketle özgün bir ideoloji olmalıydı. Batı dışı coğrafyada bulunan ve gelişme sorununu çözmeye çalışan bir çok toplumda olduğu gibi Suriye'de de ortaya çıkan sonuç melez bir ideoloji olmuştur.
Evrensel siyasal düşünce akımlarından yapılan seçmeler ile yerel kültürün karışımı olan Baas ideolojisinin neden bir tür "melez ideoloji" olarak ortaya çıktığı ve daha sonra nasıl ideolojik bunalıma dönüştüğü bu çalışmada üzerinde ağırlıklı olarak durulan bir konudur.