Şems ve Mevlana
Bir Kadının Kaleminden
Tespih
Ya da
Kum Taneleri
Biliyoruz ki Mevlâna belki de İslam dininde dans eden ilk erkek.
Mevlevî'nin dönüşü Bolero'nun ezgisi gibi; tekrarı olmayan tekrar.
Birbirine benzer görünen her her tekrar şükür etmenin ve buluşmanın yumuşak adımını kendi yerini bu dünyada arayan insanın halini anlatır.
Ancak duyarlılığın dili benzer ve tekrar görüneni biricikten ayırır.
Kum taneleri tespih taneleri gibi.
Her biri eşsiz ve tektir.
Denize şükreden kıyıda her bir kum tanesi kendi sesiyle konuşur.
Denize ses veren dalgayla birlikte kum tanelerinin halidir.
Belki bunun için dalgalar kıyıda vururken başka
Ayrılırken başka ses çıkarır.
İşte bunun için Mevlâna raks ederken boynunu yana bırakır.
Şükür olsun iç sesimizi yaradana.
Kıyam iç sesimizin yaradanla birliğidir.
O an kum taneleri tek bir ses verir: Şükür
Bu sesi tespihe dizerler bu sesle dönerler yükselirler
giderler nasip alır gelirler.
Semazen olurlar.
Şems dünya ve kendi ile barışıktır.
Dünyayı kendinden ayırmaz.
Dönmeyi özlediği ve ol'duğu yer aynıdır.
Zaman erken ya da geç değil körpe ya da olgundur.
Güneş tende iz bıraktığı kadardır.
Kadarsızlığın yolcusu koşmaz ritmi arar.
Zikir Vecd'e ulaşmanın ritmidir.
Yelda KARATAŞ
ÜRÜN ÖZELLİKLERİ
- Basım Yılı:2011
- Sayfa Sayısı:84
- Kağıt Türü:Kitap Kağıdı
- Ebat:13,5 x 19,5
- Dil:Türkçe
- Cilt Durumu:Karton Kapak
- ISBN-13:9786054336340