Gezi bir tutkudur. Bir kez bu tutkuya kapılmaya görün artık yerinizde duramazsınız. Bir gezi bitmeden bir yenisini düşlersiniz. İlk fırsatta tekrar yollara düşmek için can atarsınız. Her sabah yeni bir coğrafyada uyanmanın o heyecanı var ya! İşte biz gezginleri büyük bir tutku ile bilinmeyene sürükleyen rüzgar da odur.
Gezmek yürek ister fedakarlık ister! Gezgin barışçıdır doğayı sever insanı sever yaratıcıdır biraz yalnızdır biraz tutkulu ve biraz da çılgındır. Bir gezide her şey çok güzel saat gibi düzenli olursa gezi sonrası anıları da o denli sönük olur. Neyi hatırlayacak neyi anlatacaksınız ki? Onun için gezgin biraz çılgın biraz da maceraperest olmalıdır.
Gezginler Kulübü kapılarını açarken sevenlerine verdiği sözlerden biri de gezi yazılarını bir kitap halinde yayınlamaktı. Kulübümüzün tertip ettiği "gezi öyküleri" yarışması bu amacın bir halkasını oluşturuyordu.
Yarışma Jürimizin büyük bir özenle yaptığı değerlendirmeden sonra ilk üçe giren öyküler ile kalburüstü olup da dereceye giremeyen güzel öyküleri de kitabımıza dahil ettik. Böylece Gezginler Kulübü geleceğin yazarlarını yetiştirme misyonunu da yüklenmiş olduğunu gösterdi.
Daha sonra bu kitabın daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlamak amacıyla toplumumuz tarafından sevilen başta edebiyatçılarımız olmak üzere değişik sanat dallarındaki değerli dostlarımıza ulaşıp onlardan yazılarını istedik. Doğrusu bu denli katılım ve ilgiyi şahsen beklemiyordum. Bu kitabın oluşumunda katkısı olan tüm yazarlara teşekkür hem de çok teşekkür ederim.
Sanırım bir ilki daha başardık. Bu kadar kıymetli imzayı bir kitabın sayfalarında bir araya getirmek kolay bir iş değildi. Ayrıca okuyucular ülkemiz edebiyatçılarının ağzından farklı diyarları değişik duyguları tatma imkanını bulacak. Bunun için de çok mutluyum. Görevimizi yaptığımıza inanıyor; bu eseri gezgin dostlarımızın beğenisine sunuyoruz....
Önsözden
Orhan Kural