Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Işığında Türkiye'de İfade Hürriyeti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Işığında Türkiye'de İfade Hürriyeti
İfade hürriyeti her tür fikrin açıklanacağı ve bu açıklamaların ifade hürriyeti kapsamında korunacağını garanti etmemektedir. İnsanlara şiddet çağrısı yapan kamu düzeyini dolayısıyla da ülke bütünlüğünü bozmaya çalışan ifadelerin bu kapsamda korunmaları gerektiği düşünülemez. Çünkü ifade hürriyeti belli şartlar altında ve belli durumlarda sınırlanması gereken bir hürriyettir. İfade hürriyetini sınırsız olarak tahayyül etmek aslında bu hürriyetin kendisini reddetmektir. Çünkü bu hürriyetin sınırsız olması başkalarının haklarına tecavüzün meşru olduğu gibi kabul edilemez bir sonuç doğuracaktır.
İfade hürriyetinin meşru sınırları dahilinde kullanılması durumunda demokrasinin gerçekleştirilmesi ve tüm toplumun iyiliğine olan bir tablonun meydana çıkması kaçınılmazdır. İfade hürriyetinin sağlandığı bir ortamda birbirlerini dinleyecek kadar nezakete sahip olan insanların siyasi yelpazesinin farklı uçlarında olsalar bile birbirlerini anlamaları ve ülkeleri için ortak iyinin gerçekleştirilmesi amacıyla fikri bir koalisyon oluşturmaları mümkündür. Çünkü insanların kendilerini ifade etmeleri kişisel gelişimleri ve mutluluklarını netice verdiği gibi tüm toplumun refahına da katkıda bulunacaktır. Bu nedenle toplumdaki insanların kendilerini serbestçe ifade edebilmeleri gerekir. Ancak şiddete teşvik etmeden ve kamu düzenini bozmadan. Eğer bir kısım kişiler ifade hürriyetini kötüye kullanarak şiddet çağrısı yapar ya da kamu düzenini bozarlarsa devlet her zaman bu insanları cezalandırma hakkına sahiptir ve bu hakkını da etkin bir şekilde kullanabilmelidir.
Hürriyetin sınırlarını genişletmek yada hürriyet çıtasını yükseltmek doğası gereği özgürlük ve güvenlik arasında bir denge kurmayı gerektirir. Bu dengeyi sağlamak da sorusuz aşılabilen bir süreç değildir. Bu süreçte bazen bu hürriyetleri kullananların tutumu bazen de ulusal uygularımızı denetleyen İnsan Hakları Mahkemesinin Kararları şevk kırıcı olabilmektedir. Zaten mahkeme kararlarının hiçbir etki altında kalmadan daima saf hukuku yansıttığını söylemek iddialı bir ifadedir. Bu nedenle İnsan Hakları Mahkemesi Kararlarında da eleştirilecek bir çok husus vardır. Ancak bu mahkeme kararları bir standardı ifade ettiklerinden ve ülkemiz için bağlayıcı olduklarından dikkatle okunmaları gerekir. Yine de bunlar ve bunlara benzer olumsuzluklar özgürlüklerden bir geri dönüşe bahane edilmemelidir. Çünkü özgürlükten vazgeçmek güvenliği de ortadan kaldıracaktır. Tıpkı Benjamin Franklin'in Güvenliği için özgürlüğünden vazgeçen toplumlar sonunda özgürlüklerini de güvenliklerini de kaybederler dediği gibi.
Bu çalışmanın özgürlük ve güvenliğe bir nebze de olsa katkıda bulunması dileğiyle.
ÜRÜN ÖZELLİKLERİ
  • Basım Yılı:
  • Sayfa Sayısı:295
  • Kağıt Türü:1. Hm. Kağıt
  • Ebat:16 x 24
  • Dil:Türkçe
  • Cilt Durumu:Karton Kapak
  • ISBN-13:9789754416626
ÜRÜN KATEGORİLERİ
YORUM YAPIN
Yorum Başlığı:
Yorumunuz*:
Bu ürünle ilgili bize iletmek istediğiniz her hangi bir hata mevcut ise aşağıdaki formdan gönderebilirsiniz.
Bildirdiğiniz hata tarafımızdan düzeltilince e-posta ile bilgilendirileceksiniz.
Hata Detayı:
SATIŞ FİYATI : 12,50 TL
ÜRÜN SATIŞ DIŞI
Alış-verişlerinizde kredi kartı haricinde banka havalesi, posta çeki havalesi ya da kapıda ödeme seçenekleriyle ödeme yapabilirsiniz.
Ayrıntılı bilgi için Yardım sayfasına bakabilirsiniz.
Taksit anlaşmamız bulunan kredi kartları
Hesabım  |   Favori Listem  |   Sipariş Takibi  |   Yardım  |   Bize Ulaşın  |        
Alemdar Mahallesi, Biçkiyurdu Sokak, No: 1/2 / Fatih / İstanbul / Türkiye   Telefon : 0 (212) 522 31 52   Faks : 0 (212) 522 31 54  
E-Posta : destek@kitapstore.com
© 2024 KitapStore.com Tüm Hakları Saklıdır