Varlığı bilinmeyince kalbin hakikati anlaşılamaz. O hâlde hakikatinin ne olduğunu sonra askerini sonra bu asker ile olan bağlılığını sonra sıfatlarını bilmek lâzımdır. Sıfatlan bilinirse Allahü Teâlâ'nın bilinmesinin nasıl hâsıl olduğu kendi saadetine
nasıl ulaştığı bilinir. Bunların her birine ayrı ayrı işaret edeceğiz. Kalbin varlığı aşikârdır. Zira insanın kendi varlığında şüphesi yoktur. İnsanın varlığı bu kalıbı ile değildir. Bu kalıp ölüde de vardır fakat ruhu yoktur!
Biz kalb demekle ruhun hakikatini kasd ediyoruz. Bu ruh olmazsa beden temiz olamaz. Gözünü kapayıp kalıbını gökleri yerleri ve gözle görülebilen her şeyi unutsa da kendi varlığını zarurî olarak bilir. Her ne kadar kalıbından yerden gökten ve göklerde olanlardan haberi olmasa da kendinden haberi olur. Bu hususta dikkatli düşünen bir kimse âhiretin hakikatinden bir şeyler anlar ve yine anlar ki bu bedeni ondan alırlar; o ise bir yerde kalır yok olmaz.
ÜRÜN ÖZELLİKLERİ
- Basım Yılı:2014
- Baskı:1
- Sayfa Sayısı:113
- Kağıt Türü:Kitap Kağıdı
- Ebat:13,5 x 20
- Dil:Türkçe
- Cilt Durumu:Karton Kapak
- ISBN-10:6053241010