On beş yıl önce Dashiell ''Dash'' Bad Horse, Çayır Gülü Kızılderili Yerleşkesi'ndeki sefil bir yoksulluk ve umutsuzluk dolu hayatı iyi bir şeyler bulma umuduyla terk edip gitti. Eve döndüğünde Yerleşke'de pek bir şeyin değişmemiş olduğunu gördü; tabi pırıltılı yeni kumarhaneyi ve bir zamanların gururlu halkının uyuşturucu ve organize suçların batağında olmasını saymazsak.
Fırtına merkezinde Kabile Şefi Red Crow var. Bir zamanların ''Kızıl Güç'' aktivistiyken artık bir suç lideri olan Red Crow, Lakota Kabilesinin 100 yıldır beyaz adam tarafından soyulup öldürülmesinin karşılığını verme zamanının geldiğini düşünüyor.
Elinde bir çift nunçaku, pervasız bir tavır ve (en azından) bir karanlık sırdan başka bir şey olmayan Dash, kumar, silahlı çatışma, aynasızlar, köpek askerler, katliamlar, met lablar, adi seks, tava ekmeği, kızılderili gururu, gök gürültüsü, çorak arazinin hırçın güzelliği ve... hatta bir iki kafa derisinin yüzülmesinin arasında sağ kalmak zorunda.

SOPRANOS TADINDA ORGANİZE SUÇ-DRAMA VE AMERİKAN YERLİLERİ HAKKINDA MUHTEŞEM BİR ESER