Hikemiyat
İslam Dünyası ve Türkiye olarak Din'in anlaşılması noktasında son iki asırdır hep bir arayışın tereddüdün şüphenin ve tartışmanın içinde bulunuyoruz. Sürekli tartışıyor bölünü-yor azalıyoruz. Doğru nerede kim haklı ne yapmalıyım?... Bunun adı "kriz"dir ve biz bizi bu krizin içine kimlerin ittiğini dahi düşünmeden tabir yerindeyse başımızı bir o yana bir bu yana vurup duruyoruz.

Bu hay-huy içinde bizi yakîne itmi'nana ve felaha götürecek olanın "kalb-i selîm" olduğunu akılda tutacak mecalden yoksunluğa da mahkûm ediyoruz kendimizi. Bu sebeple öğrendiğimiz hiçbir yeni bilgi yaşadığımız hiçbir yeni durum bize sekinet getirmiyor.

Yaşadığımız aldatıcı huzur durumları olmuyor değil; ama dürüstlük gibi bir derdi olanlar hissettiğimizin bir "kopuş"un bir "savruluş"un aldatıcı hazzı olduğunu itirafta tereddüt göstermeyecektir.

Bizi dışa dönük yaşamaya; ötekini dış dünyayı "ümmeti" kurtarmaya Din'i "yeniden keşfetmeye" kilitleyen bu tehlikeli gidişat yaklaşan felaketimizin işareti aslında. Kalbimizi bu şekilde ihmale devam ettikçe genişleyen malumat dağarcığımızla birlikte hızla eriyen takva hassasiyetimiz bilgimiz art-tıkça artan cesaretimizle beraber gittikçe yüzümüzü ahiret istikametinden çevirecek ve bir "oyun ve eğlenceden ibaret" "dünya hayat"a râm eden bu "çürüme" süreci devam edecek.

Malumat dağarcığımız genişledikçe cesaretimiz artıyor; takvamız ve ahiret endişemiz azalıyor. Oysa elde ettiğimiz "ilim" olsaydı bizi daha temkinli/ihtiyatlı cümleler kurmaya zorlayacaktı; dünyadan uzaklaştırıp ahirete yaklaştıracaktı. Özellikle genç nesil... En iyi durumda olanlar "bu dini daha iyi nasıl yaşarım; ne yaparsam kâmil bir imana ve takvaya ulaşır ve kurtulurum"dan ziyade "ne yaparsam daha çok şey bilen ve başkalarını kurtaran insan durumuna gelirim" diye bir arayışın içinde.

"Önceleri kişinin ilmi dünyaya buğzunu ve onu terkini artırırdı. Bugünse kişinin ilmi dünya sevgisini ve arzusunu artırıyor. Önceleri kişi ilmi doğrultusunda malını infak ederdi. Şimdi ise ilmiyle para kazanıyor. Önceleri alim kişi zahiren ve batınen kendisini geliştirirdi bugünse pek çok ilim ehlinin zahiren ve batınen fesada uğradığı görülüyor."

Zünnûn el-Mısrî (rh.a) kendi dönemi için bu tesbiti yaparken bugünü de görmüş müdür bilemeyiz ama bir şeyi çok iyi biliyoruz: Bu tesbit o günden ziyade bugünü anlatıyor.

Bizi içten içe çürüten bu gidişi durdurmak ve dengeyi ya-kalamak zorundayız. Modern hayat bizi vakum gibi içine çekerken ömür sermayesi her geçen gün biraz daha eriyor. Yol zorlu yük ağır ve süre kısıtlı. Kendimiz için en hayırlı olanı yapmaya muvaffak olursak başkalarına da bir hayır ulaştırmamız mümkün olabilecek.

Elinizdeki kitapta yer alan yazılar öncelikle yazarının şahsında bu dengeyi kurma amacına matuf olarak kaleme alınmıştır. Başkalarına da faydası olursa lütf-u ilahî...
ÜRÜN ÖZELLİKLERİ
  • Basım Yılı:
  • Sayfa Sayısı:487
  • Kağıt Türü:Kitap Kağıdı
  • Ebat:13,5 x 21
  • Dil:Türkçe
  • Cilt Durumu:Karton Kapak
  • ISBN-13:9786055634285
ÜRÜN KATEGORİLERİ
YORUM YAPIN
Yorum Başlığı:
Yorumunuz*:
Bu ürünle ilgili bize iletmek istediğiniz her hangi bir hata mevcut ise aşağıdaki formdan gönderebilirsiniz.
Bildirdiğiniz hata tarafımızdan düzeltilince e-posta ile bilgilendirileceksiniz.
Hata Detayı:
SATIŞ FİYATI : 20,28 TL
ÜRÜN SATIŞ DIŞI
Alış-verişlerinizde kredi kartı haricinde banka havalesi, posta çeki havalesi ya da kapıda ödeme seçenekleriyle ödeme yapabilirsiniz.
Ayrıntılı bilgi için Yardım sayfasına bakabilirsiniz.
Taksit anlaşmamız bulunan kredi kartları
Hesabım  |   Favori Listem  |   Sipariş Takibi  |   Yardım  |   Bize Ulaşın  |        
Alemdar Mahallesi, Biçkiyurdu Sokak, No: 1/2 / Fatih / İstanbul / Türkiye   Telefon : 0 (212) 522 31 52   Faks : 0 (212) 522 31 54  
E-Posta : destek@kitapstore.com
© 2024 KitapStore.com Tüm Hakları Saklıdır