Anadolu ve Fransa'da yaptığı yolculukların yankılarını içine alan bu kitap Attila İlhan'ın kişiliğinin bir aynasıdır. Şiirlerini saran romanlarına bile atlayan bir mithos havası henüz Robenson çağından kurtulmamış bir gencin duygularıyla bütün kitapta dalgalanıyor.