Yılmaz Onay bu romanda, 12 Eylül'ün karanlığında belli belirsiz başlayan bir ilk gençlik aşkının öyküsünü 2000'li yıllara taşırken, varoşlardan "mutena semtler"e, yanmayan sokak lambalarından holding gazetelerine uzanan sürükleyici bir toplumsal panorama çiziyor.