"Çınarla kule, eğilip duvar dibinde uyuyan çocuğa baktılar. Altın rengi kirpiklerine ay ışığı vurmuştu. Öyle güzeldi ki...
- Üşüyecek, dedi kule.
Çınar, iyice gerinip şöyle bir silkelendi. Pek çok yaprak döküldü dallarından. İnce bir rüzgar çınardan dökülen yaprakları süpürüp kulenin kapısından içeri soktu.
Kuşlar yuvalarından çıktı. Kanatlarını şöyle bir çırptılar. Kulenin karanlığında pırıltılı tüyler uçuştu. Çocuğun üstü kuş tüyleriyle kaplandı."