HAYVANLARLA ARAMIZDA
Biz büyükşehirlerde yaşayanlar için hayvanlar genellikle bir çelişki eşliğinde gözlemlenir. Çünkü burada doğanın değil şehrin bir parçasıdırlar ama aynı zamanda şehirli/medeni varlıklar da değildirler. Trafik ışıklarında durmayı bilmezler balkonumuza izin almadan yerleşebilirler sokağımızı işgal edebilirler. Ama aynı zamanda şehir hayatına doğal olandan haber getirirler ve doğanın içerdiği belli bir masumiyet bildirisinin de temsillerine dönüşürler. Böylece burada hayvanlarla aramızda neler olup bittiğini anlamak için kırsalda olandan daha fazla bir çaba sarf etmemiz gerekir. Özellikle son yıllarda giderek artan sokak hayvanlarıyla ilgili yaşanan sorunlar bu karmaşayı biraz daha derinleştirdi. Hayvanların masumiyetine dikkat çeken kesim ile hayvanların tehditkârlığına dikkat çeken kesim arasındaki anlaşmazlık derinleşti. Olayı sadece masumiyet bağlamında ele almak fazla naif olur. Ev ve sokak hayvanlarının beslediği bir endüstriyi de yani kapitalizm faktörünü de hesaba katmamız gerekir mesela. Sadece tehditkârlık bağlamında ele almak da fazla acımasız olur çünkü şehri bu hâliyle kurgulayan insanlar irade ve ahlak ilkelerine muhatap hayvanlar değil. Nihayet bu ay hayvanlarla aramızdaki ilişkiyi masaya yatırdı.
Dosya Mehmet Emin Balcı ile yapılan söyleşi ile açılıyor. Kübra Kuruali Merve Akbaş ve Aleyna Ayan'ın gerçekleştirdiği söyleşide Balcı hayvanlarla aramızdaki ilişkinin saf bir aşk veya fayda ilişkisi olmadığının üstünde duruyor. Ardından Beyza Karakaya hayvanların evcilleşmesinin kısa tarihine ışık tutuyor. Ümit Aksoy hayvanlarla aramızdaki ilişkiye felsefi bağlamdan yaklaşıyor. Ahmet Murat sufilerin gözüyle hayvanları anlatıyor. Ümit Aksoy'un gerçekleştirdiği Kasım Küçükalp söyleşisi ise "Hakikati Kaybettik Ötekimiz Hayvan Oldu" başlığını taşıyor. Betül Sinsoysal da hayvanların divan edebiyatındaki yansımalarını kaleme alıyor.
Nihayet'in KayıtlarHayat Memat ve Kültür Atlası sayfalarında da okuru birbirinden önemli yazılar bekliyor.
Cihan Aktaş "Yüzyılın Ortasında" başlığı altında geçtiğimiz yüz yılın analiziyle okuru selamlıyor.
Kevser Çelikel simit ve birleştiriciliği üzerinde duruyor.
Ayşe Nur Biçer "Köprü: Mekânsal Bir Ayrılık mı Birleştirme İllüzyonu mu?" sorusunu soruyor.
"Evrak-ı Perişan Arasında" serisine devam eden Necati Tonga ise Ziya Osman Saba'nın unutulmuş bir şiirini paylaşıyor.
Tahsin Yıldırım ünlü şair Ümit Yaşar Oğuzcan'ı ve onun sıra dışı hayatını anlatmaya devam ediyor.
Ahmed Fatih Andı Amerika'nın doğuşunu sinema üzerinden okuyor.
İngiliz akademisyen Matt Qvortrup'in "Filozoflarla Dinlemek Üzerine" başlıklı yazı dizisi ise Ali Tacar çevirisiyle sayfalarda yer alıyor.

Nihayet'i Türkiye'nin her yerinde gazete bayileri seçkin kitabevleri ve zincir mağaza marketlerde bulabilir wwwbirliktedagitimcom sitesinden kolayca abone olabilirsiniz.