"Hissettiğim şeyin bir dirhemini, kor alevlerde yanıp tutuşan, küle dönmüş kaburgalarının içinde son atımını yapmak üzere olan bir kalbe enjekte edebilseydik eğer o kalp sonsuza kadar atabilecek kudreti kazanabilirdi."
Melih Yavaş'ın bu psikolojik kısa romanı, insan ilişkilerindeki "güven" kavramının önemini, beklentiye girmenin ölümcül sonuçlarını, geçmişte yaşadığımız travmaların sebep olabileceği durumları gözler önüne seriyor. İçinde yaşadığımız kültürün ve çevresel faktörlerin hayatımıza etkisini de en gerçekçi haliyle önümüze getiren Yavaş, tüm çıplaklığıyla onu karşılayan Bayan K ile güven duygusunun kırıntılarını arayan Bay M'nin ansızın gelişen aşkı üzerinden, doğum ile başlayıp ölüm ile bitecek yolculuğumuzda "asıl önemli olan şey"in ne olduğunu düşündürüyor.
"Birtakım Çıplaklıklar", hâlâ güvenmek ve insanları çıplak görmek isteyenleri derin sorgulamalara sürüklemek için sayfalarının aralanmasını bekliyor.