Güneşin her mevsim parladığı Santa Clara Vadisi'nde, büyük bir evde yaşayan, daha doğrusu kendi cinsleri arasında hayat süren San Bernard bir baba ile İskoç çobanı anne kırması olan Buck, eğer gazete okumayı bilseydi, salt kendisinin değil, kendi gibi yetmiş kilo gelen, ya da o kadar ağır olmasalar da, bütün güçlü kuvvetli köpeklerin geleceğinin karanlık olduğunu kestirebilirdi.
Bütün insanların hayalini süsleyen sarı renkli parlak bir maden, Kuzey Kutbu çevresinin alacakaranlığında parlamaya başladığından beri, akın akın bölgeye gelen göçmenler, burada kendi nasiplerini bulmaya çalışıyordu...