Bu kitap yirminci yüzyılda İslam felsefesine yeni bir ivme kazandıran Muhammed İkbal'in benlik felsefesine dair düşüncelerini konu almaktadır. Muhammed İkbal İslam Dünyasının içine düştüğü esaret batağından kurtulması için yeni bir insan tipi geliştirmek ister. Şahsiyeti konu alan bir düşünce sistemi geliştirir. İkbal'in benlik görüşü tevhid'i esas alan bir temelde gelişir. İnsan kendini Allah'a yaklaştırırsa özgürlüğüne kavuşacak kendini sınırlayan tüm bağlardan kurtulacaktır. Benlik kendine Peygamberi kılavuz yapacak Kur'an'ı içselleştirecek Kâbe'yi kardeşliğin sembolü olarak görecek kaderciliği reddedecektir. Benliğin güçlenmesine yardımcı olan bazı öğeler vardır. Benlik aşk sayesinde potansiyel bir güce erişirken arzu sayesinde değişimi fakr sayesinde yüce gönüllülüğü cesaret sayesinde kendi varlığını kalenderlik sayesinde olgun kişiliği basireti sayesinde sezgiyi faaliyeti sayesinde diriliği ve sürekli mücadele sayesinde üretme gücünü elde edecektir. Diğer taraftan benliği zayıflatan unsurlarda vardır ve benlik bunlardan uzak durmalıdır. Benlik yeis'e kapılmamalı kalbinde korkuya yer vermemeli kimseden bir şey isteyerek dilencilik yapmamalı bir vatana bağlanmamalı köleliğe karşı çıkmalı ırkçılığı reddetmeli taklitçilikten uzak durmalı dünyada olup bitenlere karşı kayıtsız kalmamalıdır. Böylesi kişilerden bir topluluk oluşacak bu topluluklarda birleşerek devleti meydana getireceklerdir. İnsanlık artık tek kişilik yönetimlerden kurtulmuş Cumhuriyet yönetimine geçilmiştir. İslam toplumları bir an önce Cumhuriyet rejimine kavuşmalı halkı yönetime katmalıdır. Bu cumhuriyetler birleşip İslam birliğini meydana getirmelidirler. Müslümanlar tek millettir. Bu millet bilinci ile hareket edilmeli milli ahlakın gelişmesi sağlanmalı kadınlar iyi eğitilmeli okullarda milli bir eğitim verilmeli çalışma ve emeğin yüceliği zamanın önemi ve tarih bilinci geliştirilmelidir.