Konvansiyonel medyadan sosyal medyaya dönüşüm ile birlikte izleyicinin ve kullanıcının konumu tüm yönleriyle değişime uğramıştır. Dijital dünyanın ekosistemi ve yeni iletişim düzeninde sağlık iletişimi de bu değişimlerden etkilenen bir alan olmuştur. 

Değişen iletişim düzeninde sosyal medyanın karakteristik özellikleri ve kullanıcılarına sunduğu imkânlar bireylerin harekete geçmesinde toplumsal sağlığın iletişimsel boyutları bağlamında dikkat çekici niteliktedir. Bireyler hayati öneme sahip olan sağlık konusunda tedavi arayış süreçlerinde sağlık profesyonellerine ulaşmak yerine sosyal medya platformları üzerinden yürütmeye çalışmaktadırlar. Bir sağlık davranışı haline gelen sosyal medyada sağlık öğretileri de tanılayan (diagnostik) emperyalizm sürecinde araç görevi görebilmektedir. 
Koronavirüs salgını döneminde deneyimlediğimiz gibi bireylerin aşı yaptırıp yaptırmama kararları sosyal medyada tartışmalı bir konu haline gelmiş ve kendi ortamı içerisinde gündem oluşturmuştur. Bu kitapta ise sağlık iletişimi ve tanılayan (diagnostik) emperyalizm perspektifinden aşı karşıtlığının sosyal medyadaki oluşum biçimlerinin bireysel tutumları yönlendirmedeki aracılığına odaklanılmıştır.