Muskat büyüklüğündeki taşlar renkli boncuklara dönüşerek Zaia'nın simsiyah gözlerinde parladı. Şalvarının cebinden çıkardığı keseye itinayla koydu. Cebindeki taşlar birden sönüp uykuya daldı. Dünya üzerindeki görevlerine hazırdılar. Mavi mor yeşil sarı kırmızı... Gökkuşağı görevini tamamladıktan sonra yavaşça ve zarifçe gölün üzerinden kayboldu. Bu kayboluş bir kölenin kralının huzurundan saygıyla ayrılışını andırıyordu...
Efsanelerin kadim sırların ve zamana meydan okuyan beş taşın kaderi insanlığın en temel erdemleriyle yazılacaktı: Adalet dürüstlük hoşgörü merhamet ve şefkat...
Erdemli'nin gizemli kasabasında sıradan bir hayat süren Ali Zaia'nın ona emanet ettiği taşlarla birlikte hem kendi kaderini hem de dünyanın gidişatını değiştirecek bir yolculuğa adım attı. Ancak her erdemin bir bedeli her hatanın bir sonucu vardı. Taşlar Ali'nin elinde zamanın hükmünü yeniden yazacaktı. Ancak bu güç sadece ona ait değildi. Gölgelerden gelen takipçiler sırları açığa çıkarmak isteyenler ve bilinmeyen düşmanlar bu yolculuğun peşindeydi. Ali taşları koruyabilecek mi? Yoksa zamanın ve insan doğasının ağırlığı altında ezilecek mi?
Gerçek inanç ve kader arasındaki bu büyüleyici macerada Beş Taş'ın sırrını keşfetmeye hazır mısınız?