20. yüzyılın bilgi çağı olduğu, teknoloji çağı olduğu şeklinde değişik değerlendirmeler yapılmasına rağmen, en önemli özelliğinin insan hakları çağı olduğu tartışmasız kabul edilmektedir. İnsan hakları kavramı bir anda gelip ahlak, siyaset ve hukuka girmiş bir kavram değildir. Uzun mücadeleler sonucunda bilhassa hukukta yerini almıştır.
İnsanların mücadeleleri birtakım hak ve özgürlüklerin elde edilmesiye sınırlı değildir. İlkçağlardan itibaren hukukun korumasında en süt düzeyde sürekli gelişip artan bir hak ve özgürlükler mücadelesi olarak karşımıza çıkmaktadır.