Bugün Batı sosyolojisi belirsizlik içinde ve kriz yaşayan bir bilim olarak nitelenmektedir. Sosyolojinin sosyal gerçekliği açıklama konusunda artık yetersiz olduğu öne sürülmekte; mantığı ve metodolojisi önemli eleştirilere uğramaktadır. Bunun en belirgin nedeni Batı sosyolojisinin Batı'da yaşanan hızlı sosyal değişimlerle yüzleşme noktasında başarısız olmasıdır. Batı'nın sosyal ekonomik ve politik yapısı değişmiştir. Dolayısıyla artık Batı'da değişen koşulları açıklayabilecek yeni bir sosyoloji anlayışına gereksinim duyulmaktadır.

Anthony Giddens'ın yapılaşma teorisi bir yandan sosyolojik teorinin sosyal problemleri açıklama noktasında neden başarısız olduğu konusunu açıklığa kavuşturmakta diğer yandan Batı'nın sosyal dünyayı nasıl kavramlaştırması gerektiği konusunda önemli açılımlar yapmaktadır.

Ali Esgin sosyoloji adına önemli olan birçok güncel konunun günümüz Batı sosyolojisinin en önemli temsilcilerinden biri olan Giddens bağlamında ayrıntılı bir analizini yapıyor. Sosyolojik teori kriz içinde midir? Sosyoloji artık gereksiz bir bilim midir? Yapı-eylem ya da pozitivizm-hermeneutik ikiliğinin anlamı nedir? Bütün bunlar modernlik postmodernlik ve küreselleşme tartışmalarıyla nasıl ilişkilendirilebilir? Değişen dünya koşullarında yeniden söz sahibi olmaya çalışan sosyolojiyi enine boyuna sorgulayan bir kitap...