İnsan, kendi varoluşsal arayışında sıkça bir başkasını ya da bir şeyi kurtuluş olarak görme eğilimindedir. Ancak bu, genellikle bir yanılsama yaratır ve bu yanılsama kendini bir ihtiyaç cümlesinde bulur: "Eve dönmek güzeldir"
Merve Koçhan, öykülerinde bu fikri şöyle işliyor: "Yaşamak, ancak insanın bir evi olduğunda anlam kazanıyorsa, bu ev gerçek bir yapıdan ziyade bir duyguya, bir aidiyet hissine işaret eder." Yazar, gerçek bir evin ya da güzelliğin, bir çocuğun zihnindeki kusursuzluk gibi işlemediğini belirtirken evi bir kaçış noktası olmaktan çok, bireyin inşa ettiği bir yol olarak tanımlar.
"Bizim Evin Arkası Paris," hayatın günlük rutinleri içinde yanından geçip gittiğimiz ruhlara değiniyor: Kendi içinde kaybolanlara, kendini yeniden inşa edenlere.
Bu kitapla gözünüzün alıştığı ancak unuttuğunuz bir gerçeği hatırlayacaksınız:
"Eninde sonunda herkes kendinin evidir."