Yaşamım boyunca kanayan yaralar, kola monte edilmiş bir jilet gibi zihnime annemin izlerini kazıdı.
"Annem üç gün boyunca benimle konuşmuyor. Nefesim daralıyor.
Sessizlikle cezalandırılıyorum.
Sessizlik bir duvar gibi üzerime kapanıyor. Evdeyim... Ama yokmuşum.
Yokum. Görünmezim. Duyulmuyorum.
Kendi gölgeme sarılıyorum."
Bu kitap, işte o sessizliklerin hikayesi. Çocukluğunda gizli kalmış, yetişkinliğinde ise peşini bırakmayan duygulara dokunacaksın. Sayfaları çevirdikçe yüzleşeceğin hikayeler bulacaksın. Özellikle anne-çocuk, en çok da anne-kız ilişkisini; kutsallıkla örülmüş tabuların gölgesinde sorgulayan bu kitap, pedagojik gözlemler ve yol gösteren yorumlarla hem sana hem de gelecek nesillere yeni bakış açıları sunuyor.
Karar ver: Çözümleri çocukluğunda mı arayacaksın, yoksa özüne dönüp bugünü sahiplenerek kendi gerçekliğini mi yaşayacaksın?