İşinden bıkmış, boşanmış ve sosyal çevresine yabancılaşan Bora, varoluşsal boşluğunun tesellisini sanal dünyada arıyor. Ta ki bir video oyununda tanıştığı Dilay tüm dengelerini altüst edene kadar. Dilay, Bora'nın hayalindeki kadının ta kendisi; anlayışlı, tutkulu ve daima yanında. Ancak bu mükemmel ilişkinin ufak bir pürüzü var: Dilay gerçek bir insan değil.
İnanamayarak bu gerçeği kabullense de birliktelikleri somut dünyaya taştıkça Bora kendini küresel bir skandalın ortasında buluyor. Yeni bir dünyaya atılıp toplumlara pazarlanan görüntüye tutunurken, kendi hayatının gerçekliğini kaybediyor.
Bora bu oyundan çıkabilecek mi? Yoksa aşkı onu ait olmadığı bir dünyanın başkahramanı mı yapacak?
truA-Iove, yapay zekâ çağında "gerçek aşkı" sorgularken, aidiyet uğruna ödenen ağır bedellere, bağımlılık ve kitlesel medya kültürüne bakarak toplumsal bir yakın gelecek tablosu çiziyor. Yapay zekânın giderek hayatlarımıza daha derinden nüfuz ettiği günümüzün en büyük etik ve felsefi ikilemlerinden birine, gerçek ile sanal arasındaki ince olmayan (ama iyi gizlenmiş) çizgiye doğru sürükleyici bir yolculuğa çıkarıyor.