Kâhtalı Müdür, Anadolu'nun unutulmuş köşelerinde yaşanan acıların, öfkelerin, vefaların ve vefasızlıkların kitabı.
Yazar, kendi yaşamından ve tanıklıklarından süzdüğü hikâyelerle, bir dönemin insanlarını; korkakları, mertleri, yağcıları, yiğitleri, vefalı dostları ve satılmış ruhları bir bir gözler önüne seriyor.
Bu kitapta, Kâhta'nın tozlu sokaklarından Lice'nin yangın yerine, Dersim'in feryadından Mersin'in mütevazı mahallelerine kadar uzanan bir vicdan yolculuğu var.
Bir yanda "yağı bozuk" insanlara karşı bir isyan; diğer yanda gül yüzlü bir askerin, susturulmuş bir köyün, unutulmuş bir halkın fısıltısı...
Yazar, bazen sarsıcı bir öfkeyle, bazen gözleri dolu bir sevgiyle konuşuyor.
Kelimeleri, Anadolu insanının vicdanında yankılanan bir ağıt gibi yükseliyor:
"Ne kemik uğruna köpek olduk,
Ne menfaat uğruna çakal...
Biz hayatımız boyunca hep dik durduk."
Kâhtalı Müdür, bir hatırat olmanın ötesinde, bir çağrıdır:
Unutmaya, susmaya, eğilmeye karşı dik durmanın, insanca yaşamanın çağrısı.