Türkiye Avrupa Birliği ilişkilerinde, Kıbrıs yine kilit haline gelmiş bulunuyor. Sanki Türkiye'nin Avrupa Birliği Macerasının bütün sorumluluğu, bu küçük adanın omuzuna yüklenmekte. Tıpkı 1876-77 yenilgisinin ardından olduğu gibi...O tarihte Yeşilköy'e kadar gelmiş Rus Ordusunun karşısında, çaresizlik içindeki Osmanlı Yönetimi ve padişah, Kıbrıs'ın İngiltere'ye devir protokolünü imzalarken, Kıbrıs'a günümüzdeki gibi ağır bir görev yüklenmişti: Ya Ruslar İstanbul'a girecek, ya Kıbrıs İngiltereye verilecek.
Sultan Hamit, Hukuk-ı Şahaneme halel gelmemek şartıyla kaydını koyarak imzasını atarken, Yeşilköy önündeki Rus askerlerini düşündürüyor, ordusunun uğramış olduğu büyük hezimetin ezikliğini taşıyordu. Şimdi de yavru vatanı aynı tarihi yük yüklenmek istenilmekte: Ya Kıbrıs, ya AB...