Ercan Şimşek'in kaleminden çıkan Kırık Aynalar, Uzak Zamanlar, zamanla, yalnızlıkla ve insan olmanın yüküyle örülü derinlikli bir şiir yolculuğu sunuyor. Her dize, bir boşluğun kenarına tutunmuş sesi andırıyor; bazen bir kuyunun dibinde yankılanıyor, bazen eski bir aynanın kırık yüzeyinde titreşiyor.

Bu kitapta, bireysel acılarla toplumsal kırılmalar iç içe geçiyor. Şiirler, hem iç dünyaya hem dış dünyaya tutulmuş birer projektör gibi işliyor. İntihar Lekesinden Direniş Çiçeğine, Varoluş Sancısından Afrika'ya uzanan şiirlerde; Tanrı, insan, zaman, ölüm, anneler, çocuklar ve kayıplar yankılanıyor.

Yazar, modern Türk şiirinin izlerini sürerken kendine özgü bir ses yaratmayı başarıyor. Felsefi sorgulamalar, mitolojik göndermeler, tasavvufi metaforlar ve gündelik hayatın karanlık köşeleri şiirsel bir anlatımla harmanlanıyor.
Kırık Aynalar, Uzak Zamanlar, sadece şiir okurlarına değil, içsel bir yüzleşme ve estetik bir deneyim arayan herkese hitap ediyor. Eğer edebiyat sizin için bir sığınaksa, bu kitap tam da o sığınağın kapısını aralıyor.