Bu çalışma kelam ilmine giriş teşkil eden bilgi meselesini ele almaktadır. Bilgi teorisinin felsefede ancak on dokuzuncu asrın ikinci yarısından beri bağımsız bir mesele olarak ele alınışı klasik devirden beri kelam kitaplarının giriş kısmında yer alan bu meselenin bugün kelam ilmi açısından da incelenmesini gerekli kılmıştır. Bilgi teorisini ele alan bu çalışma incelendiğinde Peygamber Efendimiz'in "Yarabbi! İhtilaf edilen eşyada gerçeği (hakkı) izninle bana göster." (Sahih-I Müslim) duasının değeri daha iyi anlaşılacaktır. Yine bu incelemede İslam Düşüncesini temsil eden kelam bilginlerinin ta eskiden beri bilgi teorisi konusundaki görüşleriyle bugünkü modern ilmin vardığı "kesinsizlik prensibi" ile tam bir uyum halinde olduğunu görürüz. Bu kitap Osmanlıca tabirle marifet meselesini (bilgi teorisini) işlerken aynı zamanda bu konuda belli başlı İslam bilginlerinin fikirlerini de gözler önüne serme imkanı verecektir. Öte yandan bu eserde Kur'an-ı Kerim'de geçen "bilgi" kavramı üzerinde durulduğu gibi ayrıca çeşitli felsefi sistemlerin bilgi görüşlerine de yer verildiğinden bu konuda bütün fikirler arası bir karşılaştırma da sağlanmış olacaktır.